The Indecision, Houston'un Şampiyonluk Şansı ve Lakers'ın Yakın Geleceği

Drama sonunda bitti... Dwight Howard'ın iki gün içinde üç defa fikir değiştirdiği günlerden, nerede oynamak istediğine nihayet karar verebildiği günlere geldik. Çoğumuz duruma inanmakta halen güçlük çeksek de, Houston'un Howard yarışında uzun süredir favori olduğunu gayet iyi biliyoruz.

Rockets, Howard'ı alarak şampiyonluk adayları arasına girdi mi?

Kadronun şu anki haliyle, hayır.

Ama yakın zamanda önemli değişiklikler görmemiz olası. Güncel beş şu şekilde: Lin - Harden - Parsons - PF - Dwight Howard. Ömer Aşık'ı çok çok büyük ihtimalle çarşıya çıkıp bozduracaklar. Howard'ın arkasında kalmayı kendi zaten istemeycektir ki haberler de bu yönde. Hem Daryl Morey gibi bir GM'in birbirini yedekleyecek ve aynı anda asla oynayamayacak iki oyuncuya dünyanın parasını vereceğini de hiç sanmıyorum. Sezon başladığında Ömer halen Houston'da olursa fazlasıyla şaşırırım. 

Josh Smith için bir s&t senaryosu denemeleri bekleniyor. Aynı şekilde Ryan Anderson için bir hamle yapmaları da olası. Howard'ın Lakers'tan ayrılmasının ana sebeplerinden biri takımın hücum düzeninden duyduğu mutsuzluktu. Yeterince şutörü olmayan Lakers'a karşı savunmalar içeri gömülebiliyordu ve 2004'te geldiği ligde halen doğru düzgün bir pota altı oyunu geliştirememiş Howard, hareket alanı kısıtlandığında hücumda ciddi sorunlar yaşıyordu.

Josh Smith bu sezon yüzde 3o ile üç sayı attı ki etkileyici olmayan bu rakam, kariyerindeki en iyi dış şut performanslarından biriydi. Ryan Anderson ise çok daha istikrarlı bir atıcı. Orlando zamanlarında dış şut tehdidi sayesinde sahayı açarak hem Howard'a daha fazla çalışma alanı yaratıyordu, hem de kısaların penetre için daha fazla alanı oluyordu. Harden ve Lin gibi içeriye drive'ları fazlasıyla kullanan iki guardın olduğu bir takımda Anderson çok daha doğru bir seçim olur. Josh Smith'in fütursuz orta mesafeleri biraz can sıkabilir zira.

Şu an inanılmaz üşendiğim için +/- rakamlarına bakmayacağım ama emin olduğum için rahatlıkla yazabilirim; geçtiğimiz sezon Rockets'ın en verimli olduğu beş Parsons'un 4 numaraya çekildiği beşti. Hatırlarsınız,  playoff ilk turunda da OKC'ye karşı 2-0 geriye düşmelerinin ardından Gregg Smith yerine Carlos Delfino'yu ilk beşe çekip, Parsons'u dört numaraya kaydırdıktan sonra serinin gidişatı bir anda değişmişti. (Hey D'Antoni, bak, NBA coachları çeşitli varyasyonlar deneyebiliyor.) Howard bugüne kadarki en yüksek başarısına etrafında hepsi şutör, dört kısalı düzenle ulaşmıştı 2009'da. Bu sistemle Orlando'dayken finale yükseldiler ve şimdi bir benzerini Houston'da yapabilirler. Howard'ın verimini maksimize edecek düzenlerden biri kesinlikle. Delfino, salary cap'te yer açılması için serbest bırakılmıştı. Parsons'un maç içinde dörde kaydırılmasına olanak sağlayacak, ribaund yeteneği vasatın altında olmayan şutör bir üç numara bakacaklarına şüphe yok. Aynı şekilde, dış şut sokabilen her power forvete de kapıları açık olacaktır.


Şu an bench hiç zengin değil. Öncelikle Aşık'ı nasıl kullanacakları ve onun merkezindeki takastan nasıl parçalar edinecekleri önemli. Ki bu pakete Lin de dahil olabilir. Açıkçası bu düzen için en favori oyun kurucum değil Lin. Gerçi Dwight Howard'ı Çin pazarı, marketing, vs. gibi etmenleri de kullanarak tavlayan bir takım, o pazardaki hakimiyetini sürdürmesini sağlayan bir oyuncuyu muhtemelen göndermez. Ama Lin'in yerine dahi iyi savunma yapan, rakip oyun kurucuya baskı yapabilen ve daha istikrarlı duş şut sokabilen bir oyuncu (Lan! Norris Cole'a doğru gittim bir an. Patrick Beverley diyen de olabilir.) mevcut düzende daha faydalı olur. He bir de iyi pasör olacak! Bir de bahsettiğim özelliklere sahip olmayan ama Dwight Howard gibi "yaratamayan" bir oyuncuyu doğru yerde topla buluşturacak, saha görüşü oldukça iyi olan Kendall Marshall'a yönelebilirler. Suns'ta zaten Arizona Çölü'nü kaplayacak kadar guard toplanıyor yavaş yavaş. Gayet kolay alınabilir.

Takımın şu anki cazibesi sayesinde minimum kontrat ya da mini-MLE karşılığında oynayacak iyi veteranlar da bulabilirler. (Edit: Yazıyı post eder etmez, Francisco Garcia ile uzattıklarını okudum. Howard gelmese muhtemelen ayrılıyordu.) Birkaç süper yıldız + yetenekli rol oyuncuları + yaşını başını almış, egoizmden uzak veteranlar = Şampiyonluk formülü. Teoride tabii.

Rockets şu an oldukça iyi bir çekirdeğe sahip. Howard ve Harden ligin en iyi ikililerinden biri olabilir. Etraflarında da egoist olmayan, katkı verebilmek için topa ihtiyaç duymayan iyi oyuncular mevcut. Öncelikle Ömer Aşık'ı takasta nasıl kullanacakları görmek istiyorum. Orada yapacakları, sezon sonunda nereye kadar gidebileceklerine ilişkin en önemli faktörlerden biri olacak.

Ama bu konuda uzak ara en önemli faktör Dwight Howard. D12, geçtiğimiz yılın Nisan ayında geçirdiği bel fıtığı ameliyatı sonrası bir türlü eski haline dönemedi ve sezonun büyük bölümünü üçüncü vitesin üzerine çıkmadan geçirdi (Evet bu haliyle bile ribaund lideri). Şimdi... Aralık ayında 28 olacak Howard, artık o insanüstü atletizmine sahip değil. Evet, hala çok elit bir atlet ama Superman günleri geride kaldı. Artık demir adam da değil. Çok ağır bel fıtığından sonra geçtiğimiz sezon sol omzunda 6 maç kaçırmasına neden olan bir yırtık oluştu. Ameliyat olmasına gerek yok, o bölgeyi sürekli güçlü tutması gerekiyor ama sorun kendini yeniden gösterebilir. All-Star arasından sonra formunu yavaş yavaş artırmıştı D12. Bu, yeni sezonda eskisi gibi olacağının garantisi pek çokları için. Ama görmeden emin olmak zor.

Mayıs ayında Grantland'de Bill Simmons'un yazdığı harika bir makale okumuştum. Okumanızı şiddetle ve ısrarla tavsiye ederim. İngilizcesi yeterli olmayan arkadaşlar twitter'dan yazarsa, aşağı yukarı ne anlatıldığını konuşalım. Howard'ın son iki sezondaki istatistiksel düşüşü, lige geçmiş yıllarda damgasını vuran pivotlarla karşılaştırılıyor makalede. Ve Howard gibi genç yaşına rağmen oldukça fazla kilometre kat etmiş oyuncuların vücutlarının, ligdeki onuncu yıllarından itibaren (Howard bu yıl ligdeki onuncu yılını oynayacak) nasıl dağılmaya başladığı anlatılıyor.

Kesinlike okuyun.

Howard'ın maksimum kontrata tabii olacağı 4 yıl boyunca ciddi bir problem yaşamaması gerekiyor. Aksi halde finansal esnekliği olmayan Rockets'ın çok istediği şampiyonluk biraz ertelenmek zorunda kalabilir. Kısacası Howard'ın sakatlık açısından risk grubunda yer alan bedeni, Houston'un şampiyonluk adayı olabilmesinde uzak ara en önemli faktör.


LAKERS NE YAPACAK, NE YAPABİLİR?


İşin bir de kaybeden tarafı var. Lakers, Howard'ın kendilerinde geçirdiği tek sezondaki performansından memnun olmasa da, gelecek yıl sağlığına tamamen kavuşmasıyla birlikte bambaşka bir görünüme bürüneceğini düşünüyordu ve Kobe sonrası dönemdeki franchise player'ları olmasını bekliyordu. Şimdiyse adeta bir fetret dönemi içerisindeler. Ne olacağını henüz kimse bilmiyor ve ortada sadece olasılıklar var.

Şu an Lakers'ın sahip olduğu oyuncu sayısı sadece sekiz: Kobe, Gasol, Nash, World Peace, Blake, Hill, Meek ve henüz draft edilen Ryan Kelly. Robert Sacre'yi sınırlı serbest oyuncu yaptılar ve takıma dönmesi muhtemel. Kontratı uzatılmayan Darius Morris de Yaz Ligi kadrolarında. Muhtemelen minimum kontrat verecekler. Etti 10. Hadi Mini Mamba Andrew Goudelock ile de imzaladılar. Ulan zorlaya zorlaya ancak 11 adam etti. Kaldı ki MWP'nin amnesty edilmesi de olasılıklar arasında. Yine düştük mü 10 adama.

Neyse, kadro şimdilik bu. Kobe sezon sonunda aşil tendonunu koparmıştı. Gasol iki dizinden de operasyon geçirdi. Nash playoff'ta yürümekte bile sıkıntı çekiyordu beli, kalçası ve baldırları yüzünden. Şu an rekabetçi düzeyde basketbol oynamalarını geçtim, yürümeleri bile mucize! Ama bu üçlü yüzde yüz sağlıklı olduğu takdirde Lakers'ın playoff'a kalma ihti... EEHH YETER ULAN diyerek ağzımın ortasına yapıştırır biri playoff falan desem. O ihtimal çok çok düşük.


Ütopik 2014


Lakers birkaç yıldır 2014 yazına odaklanıyor aslında. Ana plan, o yaz tüm kontratlardan kurtulmak, cap room'da çok ciddi bir yer açmak ve free agent pazarında aktif olmak. (Dwight Howard koşarak gitmiş olabilir ama Lakers'ta oynamak için ABD'yi bir uçtan diğerine koşarak kat edecek adamlar var.)

Şu anki görünümde gelecek yaz ellerinde sadece Steve Nash'in bir yıllık kontratı olacak ve her şeye sıfırdan başlama şansları var. Bir de nedense 2014'te süper free agent'lar olacak, tarih baştan yazılacak minvalinde bir algı oluştu ki bence bu çok tehlikeli. Lakers'ın gerçekten isteyeceği çok adam yok o sınıfta.

Dilerseniz gelecek yaz serbest kalacak isimlere bir bakalım...

Baştan uyarıyorum; ilk etapta göreceğiniz isimler üzerine hemen küfür etmeyin. "Hani iyi oyuncular yoktu, bunlar süper." demeyin, bir bekleyin. Detaylı konuşacağız.

2014 yazında serbest kalacak ya da isterse kalabilecek oyuncuların en iyileri: LeBron James, Dwyane Wade, Chris Bosh, Carmelo Anthony, Dirk Nowitzki, Tim Duncan, Paul Pierce, Luol Deng, John Wall, Paul Geroge, DeMarcus Cousins, Zach Randolp, Greivis Vazquez, Derrick Favors...

Şimdi... Müthiş bir kadro değil mi? Buradan alınabilecek oyuncularla adeta bir rüya takım mı kurar Lakers?

O halde biraz daha detaya inelim...

LeBron James, Dwyane Wade, Chris Bosh: 2014 yazında üçünün de oyuncu opsiyonu var. Heat'te kalmaları halinde adam başı $20'şer milyon kazanacaklar. Eğer kalırlarsa, 2015 yazında yine opsiyonları var. Yine devam ederlerse adam başı $22'şer milyon. 42 milyon doları bırakıp koşa koşa başka yerlere gitmelerini bekleyebilir misiniz? Çok mantıklı gelmiyor. LeBron'a bir şey denmez bu grupta ama Wade zaten dede gibi iki senedir. Bir yıl sonra daha iyi mi olacak? Diğer yandan; Chris Bosh'tan franchise player olmadı, olmaz.

Carmelo Anthony: Heat'in triosu gibi onun da oyuncu opsiyonu var gelecek yaz. $23.5 milyoncuk. O opsiyonu kullanıp üstüne bir sonraki yaz yine maksimum kontrat alabilir. Neden bıraksın ki o parayı? Gelecek yaz serbest kalıp max alırsa 35 yaşında çok daha az alacak. O opsiyon stratejik olarak çok iyi yaşa denk geliyor Melo için.

Dirk Nowitzki, Tim Duncan, Paul Pierce: Adamların kaç yaşında olduğunun farkında mısınız? Ayrıca Tim Duncan'ın $10 milyonluk oyuncu opsiyonu var ve zaten Spurs'ten ayrılabileceğini düşünenler en kısa sürede sokağa çıkıp biraz hava almalı.


Free agent sınıfı yavaş yavaş daralıyor sanki. Terleyen Mitch Kupchak yapmışlar.


Luol Deng: Opsiyonu yok. Sınırsız serbest. İyi de adam. Gayet iyi. Ama şampiyonluk için oynayan bir takımın üçüncü parçası olmaktan öteye gidemiyor. Franchise player değil. Yani çok iyi bir takımda çok iyi bir eklenti, kötü bir takımda gereksiz masraf.

John Wall, Paul Geroge, DeMarcus Cousins: Hepsi çok yetenekli oyuncular. Ligde neredeyse herkesin isteyeceği isimler. Ama sorun şu; üçü de sınırlı serbest oyuncu olacak seneye. Yani ne kontrat alırlarsa alsınlar, kendi takımları, gelen teklifleri karşılayıp onları tutabilecek. Zor hayaller.

Greivis Vazquez, Derrick Favors: Yine iyi isimler. Bir üstteki üçlüden biraz aşağıda olsalar da pek çok takımın isteyeceği adamlar. Ama onlar da sınırlı serbest. Kımıldatmak mümkün değil pek.

Zach Randolph: ashdsfsjdsjf... Yapmayın abi. ABD basınında illa ki adı geçiyor her Lakers - 2014 haberinde. 33 yaşında olacak. Ayrıca $16.5 milyonluk bir oyuncu opsiyonu var.


Yukarıdaki listede kayıtsız şartsız teklif yapabileceğiniz tek isim Luol Deng. Diğerleri ya sınırlı serbest ya da oyuncu opsiyonlarını kullanmamalarını umut edeceksiniz, sonra sizin teklifinizi kabul edecekler, vs. Kısacası ölme eşeğim ölme.


Sonuç olarak, kaldınız mı Kyle Lowry, Ramon Sessions, Danny Granger, Kris Humphries, Marcin Gortat, Andrew Bogut ve Thabo Sefolosha'ya?

Bunların hepsi sınırsız serbest. Dilediğiniz gibi görüşebilir, teklif yapabilirsiniz 1 Temmuz 2014'ten itibaren. Şampiyon takımı kurmada başarılar. OK. KİB. BYE!

Demek ki Lakers'ın 2014 FA pazarı hayali boş bir ütopyaymış, dış mihrakların oyunuymuş, aranızdaki bir takım marjinellermiş!

Şaka bir yana... Hem LeBron hem de Melo oyuncu opsiyonlarından vazgeçer ve Lakers'a gelir, Kobe ve Gasol da ciddi bir paycut yaparak onlarla birleşirse evet, kağıt üzerinde bir rüya takım olabilirler. Ama tüm planlarınızı gerçekleşmesi imkansıza yakın bir hayal üzerine kurmanız ne kadar sağlıklıdır, orasını bilemeyeceğim. Mitch Kupchak'in bildiği bir şey vardır diye düşünmek istiyorum.


Diğer Seçenek: Lottery. En Sevdiğim!


Bence Lakers'ın yapması gereken şey oldukça net; bu sezondan vazgeçmek (ki vazgeçmeseler de çok bir  fark olmayacak muhtemelen) ve lottery için oynamak. 2014 draftı gerçekten çok iyi bir sınıfla geliyor. Kevin Durant'ten beri drafta gelecek en büyük ödül, Andre Wiggins, sınıfın en iyi ismi. Wiggins'in NBA seviyesinde o kadar iyi bir oyuncu olacağı düşünülüyor ki, birçok GM'in şu an mümkün olsa kendisine maksimum kontrat vereceği daha söyleniyor.

2014 Draft sınıfı o kadar zengin ki, 20'lerden bile hayli iyi oyuncular seçmek mümkün olacak. Gelecek yılki sınıftan Mitch McGary, James Michael McAdoo gibi oyuncular bu seneki draftta ilk 10 içinde seçilse kimse pek şaşırmazdı. Bu seneki lottery pick'ler de drafta gelecek sene girse çoğu Yeşil Oda'ya davet edilmezdi. Kesin bilgi!

Lakers için büyük bir şans kapıda. Örneğin bu yıl bir ilk tur seçme hakları yoktu. 2015 ve 2017 hakları da geçmiş takaslarda başka takımlara gitti. Ama şans eseri 2014 draftı ilk tur seçme hakları ellerinde. O halde zaten hiçbir yere varılamayacağı belli olan bir sezonda neden lottery için oynanmasın ki? FA pazarından büyük şeyler çıkmayacağı ortada. O yüzden Lakers için en mantıklı hareket Celtics gibi bu sezondan vazgeçip, lottery için oynamak.

Kobe'nin buna izin vermeyeceğini düşünüyorsanız... Lakers'ın ana üçlüsü (büyük üçlü demeye dilim/elim varmadı) bir şekilde çok sağlıklı kalsa, takım birkaç veteran eklentiyle iyi bir ritim yakalasa ve playoff yapmayı başarsalar ne değişecek ki? Bu sezon şampiyon olmaları zaten mümkün değil.

Ayrıca bu yılki sonuçlarının gelecek yazki serbest oyuncu piyasasına en ufak bir etkisi de olmayacak. LeBron gelecekse eğer, takımın lottery yapmış ya da playoff'a girmiş olması, kurallar açısından ya da finansal olarak hiçbir etken olmayacak. Hatta lottery'e kalmak, drafta iyi bir yerden girmek, gelecek yazki cap room ile iyi bir takım kurulacaksa eğer, o takımı daha da güçlendirecek.

Yani mantıklı bir şekilde baktığımızda, bu yıl kaybetmek Lakers için aslında kazanmak. Bir bilinmeyene gitmek ve eve -büyük ihtimalle- kötü alışveriş; düşük kalite ürün ve kabarık bir kredi kartı ekstresiyle dönmektense, sağlam bir temel atıp onun üzerine bir yapı oluşturmak çok daha mantıklı görünüyor.

Lakers hiçbir zaman sabırlı bir takım olmadı. Her zaman kazanmak ve asla beklemeden kazanmak istediler. İşler bu kez farklı. Önlerinde çok aşina olmadıkları bir test var. Bu zorluğa yaklaşımları ve nasıl hazırlanacakları, franchise'ın yakın gelecekte nereye yöneleceğinin belirleyicisi olacak.