Dwightmare 3.0: Howard Ne Yapacak?

Gezi olayları başladığından beri canım o kadar sıkkındı, moralim o kadar bozuktu ki tek satır yazı yazamadım bloga. Olaylar duruldu, sezon bitti derken bir şeyler karalamak geldi içimden.

NBA'de sözleşmesi sona eren oyuncularla görüşme dönemi bu geceyarısı başlıyor. FA pazarının en popüler iki ismi tabii ki Dwight Howard ve Chris Paul. Clippers'ın Doc Rivers ile anlaşması, CP3'nin takımda kalmasını adeta garantiye almıştı. Zaten son çıkan haberler de, Chris Paul'un temsilcilerinin diğer takımları pek zahmete girmemeleri yönünde uyardığını belirtiyor.

Geriye kaldı Dwight Howard. Şu anda Dwightmare 3.0'ı yaşıyoruz. Bitmiyor arkadaş! Senelerdir bitmiyor. Howard, Lakers'a takas olduğundan bu yana serbest kaldığında ne yapacağına ilişkin tek kelime dahi etmedi. Dwightmare'in diğer versiyonlarına kıyasla, son edisyonu çok daha iyi idare ettiğini söyleyebiliriz. Artık nihayet sona yaklaşıyoruz ve Dwightmare 4.0 gösterime muhtemelen hiç girmeyecek. Üçlemenin sonuna doğru, ESPN'de çıkan bir habere göre Howard'ın Lakers ile imzalama ihtimali çok düşük.

D12'in Lakers'ta çok mutlu olmadığını söyleyebiliriz sanırım. Geçtiğimiz yılın Nisan ayında geçirdiği bel ameliyatından bildiğimiz hali gibi dönemedi ve kendini toparlamak için hayli zamana ihtiyaç duydu. Bu süreçte Lakers ardı ardına kaybederken takım içinde de sorunlar yaşanmaya başladı. Çok iyi arkadaşlar bile, işler sürekli kötü gittiğinde sorun yaşayabilir ama Lakers'taki durum biraz farklı. Takımda zaten hazırda bir alpha dog var ve Howard sezon boyu onun gölgesinde kalmak zorundaydı. Bu kalibrede bir oyuncunun hücumun ilk seçeneği olmasını beklemesi normal bir durum. Ama Howard kariyeri boyunca doğru dürüst bir hücum repertuvarı oluşturamadığı için biraz iyimser bir beklenti olduğu da kaçınılmaz. Diğer yandan Mike D'Antoni'nin oynattığı tarzdan çok da hoşlanmadığı biliniyor Howard'ın. Gerçi Lakers'ın yaşı itibariyle bildiğimiz MDA hücumu oynamadığı, açık alana çok çıkmadığı da aşikar. Howard, daha yarı saha ve post-up ağırlıklı bir hücum düzeni istiyor. Ama sezon boyunca yaşadığı bitiricilik ve hatta elinde top tutamama sorunları, D'Antoni lehine bir tablo oluşturuyor.

Lakers, olağandışı sakatlıklarla boğuştuğu geçtiğimiz sezonu, All-Star arasından sonra 28-12 gibi etkileyici bir kayıtla bitirmişti. Ancak sezon genelinde önemli maçlarda hep sıkıntı yaşadılar ve birçok defa darmadağın oldular. Yaşlı takım bu yıl da gençleşmeyecek ve benzer sorunlar devam edecek. Takım, ücret tavanının çok çok üzerinde olduğu için hamle şansı da bir adet mini-mid level ve minimum kontratlarla sınırlı. Yani Howard Lakers'ta kalırsa, tablo geçen senekinden daha iyi olmayacak.


Ancak 2014 yazı, takımın uzun süredir hazırlandığı bir dönem. Kontratından opt-out ederse LeBron James'in dahi FA olacağı piyasada, bazıları sınırlı FA olsa da önemli oyuncular yer alacak. 2014 yazında Lakers'ın kontratı devam eden tek oyuncusu Steve Nash (Tabii imzalarlarsa Howard ve Clark, ayrıca). Sahip olacakları finansal özgürlük, onlara çok hızlı bir yeniden yapılanma ve tekrar şampiyonluk adayı haline gelme şansı veriyor. Yani Howard bir yıl dişini sıkarsa, Lakers için limit gökyüzü dahi olabilir.

Buraya kadarki durumlar; yani D'Antoni'nin benimsediği basketbol anlayışı, takımda Kobe gibi bir alpha dog'un oluşu, en az bir yıl daha şampiyonluk yarışında dışında olmaları Howard'ın Lakers'taki mutsuzluk sebepleriydi.

Şimdi de dilerseniz Superman'in önündeki olası senaryolara ve 1 Temmuz'dan itibaren görüşeceği takımlara bakalım bakalım:

1- Los Angeles Lakers:

Howard'ın her ne kadar Lakers'ta çok mutlu olmadığı söylense de, ekonomik avantaj Los Angeles'ta. Diğer tüm takımlar Howard'a en fazla 4 yıl - $88 milyon önerebiliyorken, Lakers'ın yapabileceği maksimum teklif 5 yıl - $118 milyon. Çok ciddi bir bel ameliyatı geçiren bir oyuncu için gözardı etmenin pek kolay olmadığı bir garanti para.

Ayrıca hey... Lakers'tan bahsediyoruz. 16 şampiyonluk, müthiş bir gelenek. Wilt, Mikan, Kareem, Shaq... Hanedanın sıradaki parçası Howard olabilir. Ama o bunu gerçekten istiyor mu? İşte orası tartışılır. Howard'ın ligde geçridiği süre boyunca baskıyla arasının çok iyi olmadığını gördük.

2- Houston Rockets:

Dwight Howard'ın görüşeceği ilk takım... Houston'dan çok ciddi bir ekip geliyor Los Angeles'a. Takımın eski superstarı Hakeem Olajuwan, takım sahibi Les Alexander, genel menajer Daryl Morey, coach Kevin McHale, takımın yıldızı James Harden ve Howard ile bu yaz hayli sıkı bir dostluk geliştirdiği söylenen Chandler Parsons. Resmen tam saha pres!

Rockets çok ciddi avantajlar sunuyor Howard'a. Kısa vadede en iyi takımı istiyorsa eğer, bu takım Rockets olmalı. James Harden, Chandler Parsons, Thomas Robinson (takas edilebilir), Jeremy Lin gibi oyuncuların tam ortasına katılacak sağlıklı bir Dwight Howard ile Houston gerçekten çok iyi bir takım olabilir. Ancak tabii ki, çok derin olmayan bir takım. FakatHoward ile oynatamayacakları Ömer Aşık'ı takas edip, yetenekli oyuncularla benchlerini güçlendirmeleri de olası.

Ayrıca Yao Ming'den beri NBA takımları arasında Dünya'nın en büyük pazarlarından Çin'in neredeyse tek hakimi Houston. Bu hükümdarlığın Jeremy Lin ile devam ediyor olması da pek kaçınılmaz (Lin'i almaları basketbol açısından çok etkileyici bir hamle değildi belki ama Çin pazarındaki hakimiyetlerinin devem etmesi için kötü bir strateji olduğunu söyleyemeyiz.).

Söylenene göre, Houston'un Howard'a yapacağı sunumda Çin piyasasındaki marketing ve sponsorluk imkanları önemli bir yer tutacak. Howard tarafından bakınca hayli heyecanlandırıcı olsa gerek. Sonuçta çok fazla paradan bahsediyoruz.

Ayrıca Texas eyaletinde gelir vergisi yok (bireylerden değil ama kurumlardan alınıyor), o yüzden Houston'un verebileceği maksimum kontrattaki eksi $30 milyon biraz olsun azalıyor. Şu anda link bulamadım ama geçenlerde okuduğum bir analize göre, vergiler düşüldükten sonraki fark yaklaşık $9 milyona geliyor.

3- Dallas Mavericks:

Mavs, Howard Orlando'dan takası için talep ettiği orijinal listedeydi (diğeriyse Nets). Şu anda Howard'ın Mavericks'e gitmesi bana pek mantıklı gelmiyor. Yaşlanan Nowitzki'nin yanında, Howard'ın takım lideri olmayı umduğu ve Dallas'a bu nedenle sıcak baktığı söyleniyor ama gerçekten çok mantıksız. Eğer kısa vadede kazanmaya oynamak istiyorsa Houston'u seçmesine kisme bir şey diyemez. Ancak bir franchise'ın onun takımı olmasını istiyorsa, Lakers şu an zaten onun takımı. Kobe geçtiğimiz sezon sonunda aşil tendonunu kopardığı için bir daha asla eski Kobe olamayacak. Dönüşü için de Kasım-Aralık deniyor ki bu sürenin sarkması olası çünkü aşil tendonu kopmaları 12 aya kadar ağrı ve acıya sebebiyet verebiliyor. Yani şu anda Lakers zaten Howard'ın takımı.

Siz bir süper yıldız olsanız Lakers'ta mı hükümdarlık kurmak istersiniz, Mavericks'te mi? Ben cevap verirken pek düşünmezdim.

Diğer yandan Dallas da Houston gibi Texas eyaletinde olduğu için aynı vergi avantajına sahip. 

4- Atlanta Hawks:

Dwight Howard'ın evi... GM Danny Ferry, takıma geldiğinden sonra o iğrenç kontratlardan kurtulmak konusunda çok önemli işler yaptı. Hawks bu yaz hem Chris Paul hem de Dwight Howard'a max kontrat verebilecek -daha kapsamlı incelemem lazım ama yanılmıyorsam- yegane takım. Bu ikilinin birlikte olacağı bir takımın adı, diğer oyunculardan bağımsız olarak şampiyonluk için geçebilir. Ancak Paul'un Clippers'ta kalmayı seçmesi, Hawks'ın Dwight Howard'ı alabilmek için -bence- az olan şansını da bitirdi. Hem Howard'ın doğduğu eyalete dönmek istemediği de söyleniyor. Bilmiyorum ama oraya yüzüksüz bir dönüş, Howard'a yenilgi hissi verebilir bilinçaltında. "Yenilmeyeceğim sana İstanbul!!!"

5- Golden State Warriors:

Sanıyorum ligde izlemekten en zevk aldığım takım. İmkansız bir şey ve şu an tamamen fantezi yapıyorum ama Curry, Thompson ve Barnes üçlüsünü bozmadan Dwight Howard'ı alabilseler Oracle Arena'nın kapısında yatabilirim (Fantezi olan kapıda yatmam değil, üçlüyü bozmadan Howard'ı almaları!).

Şaka bir yana, GSW'in adı da Howard senaryosunda geçiyor. Ancak salary cap'leri max kontrat önermeye müsait olmadığı için yapabilecekleri tek şey sign-and-trade. Barnes veya Thompson merkezli bir paket, Howard Lakers ile kesinlikle uzatmayacaksa ilgisini çekebilir Kupchak'in. Ancak Warriors'un iş ahlakı bu kadar yüksek, olgun ve birbirleriyle çok iyi geçinen genç bir grubu bozması çok da akıl karı değil. Ama işte... Howard'dan bahsediyoruz.

Golden Sate'ten Los Angeles'a gelen ekipte şu isimler var: Takım sahibi Joe Lacob, GM Bob Myers ve coach Mark Jackson. Hiç fena bir ekip değil. Warriors, yarışta dış kulvarda görünse de her an her şey olabilir.

6- Los Angeles Clippers: (Bir ihtimal)

Clips, Howard'ın ayrılmak istemesi durumunda, Lakers için en mantıklı sign-and-trade partnerlerinden biri olabilir. Böyle bir senaryoda Griffin ve Bledsoe'yu kullanabilecekleri konuşuluyor ki Lakers için çölde vaha bulmak gibi olur. Howard için de Doc Rivers gibi bir coachla çalışmak ve Chris Paul gibi bir oyun kurucuyla oynamak da rüya gibi bir senaryo olabilir. Ancak şu da var; Howard Lakers'tan ayrılırsa şehrin büyük bölümünün antipatisini kazanacak. Ve farklı bir takımda, yine aynı şehirde oynayacak. Sokakta karşılaşacağı tepkinin pek sıcak olmayacağını kendi de biliyordur. Diğer yandan... Ya Griffin - Bledsoe yerine Jordan - Bledsoe olursa? Olmadı!

Sonuca gelelim... Şu an Howard için en mantıklı hareket Houston'a gitmek gibi duruyor. Zaten genel kanı da Rockets'ın favori olduğu, Lakers'ın ikinci sırada olduğu yönünde. D12, Lakers'ın ricasını kırmadı ve onlarla en son görüşecek. Kobe de uzun zaman önce bu yönde bir açıklama yapmıştı: "İlk görüşmenin hiçbir anlamı yok. Ona biraz zaman tanıyacağım ve son sözü ben söyleyeceğim." demişti.


Lakers, Dwight Howard'ı tutmak için kartlarını biraz gizli oyunuyor gibi geliyor bana. Yukarıda da değindiğim gibi kişisel bir durum olmasa da, Howard, Mike D'Antoni'nin oynattığı basketboldan memnun değil. İmajı zaten bir defa yerle bir olduğu için Orlando'da Stan Van Gundy'ye yaptığı bir coach değişikliği talep etmiyor. Ancak Lakers, MDA'in bu yıl da takımda kalacağını açıklamasına rağmen, kendisine hala hiçbir asistan coach tutmadı. Şu anda D'Antoni'nin staffında kardeşi Dan'den başka kimse yok. D-League takımı D-Fenders'ın başına gelen eski oyuncuları Mark Madsen'ın daha tek maça çıkmadan kişisel gelişim coachluğuna atandığı söylenmişti ama o haber de biraz unutuldu.

Benim ve birçok insanın düşüncesi şu: Howard, onunla çalışmak istemediğini söylerse Mike D'Antoni'yi kovabilirler. Bu yüzden oluşacak tazminatı mümkün olduğunda düşük tutmaya çalışıyorlar ve hiçbir kontratın altına girmiyorlar.

Tabii bu sadece bir yorum. Ama herkes staffını tamamlerken Lakers'ın hiçbir hamlede bulunmaması, bu görüşü desteklemiyor değil.

1 Temmuz'da FA oyuncularla görüşme, 10 Temmuz'da da imzalama dönemi başlıyor. Howard'ın 10 Temmuz'a kadar kararını vereceği söyleniyor.

California - Texas savaşına hazır olun!