Clippers - Spurs: Empire Strikes Back!


Döndüler!

San Antonio Spurs, gezegendeki en iyi basketbolu bize yeniden izletebilmek için iş başında bayanlar ve baylar! Normal sezonun son ayındaki oyunları, Clippers serisindeki 3. maç itibariyle geçen yılki şampiyonluk seviyesine dönmüş durumda.

Muhteşem bir basketbol izledik seri San Antonio'ya taşındıktan sonraki ilk maçta. Kusursuz bir pas trafiği, zekice kurgulanan açılar, muazzam bir topsuz oyun... Parçaya Boris Diaw'ın da dahil olmasıysa geçen yılki final serisinin bir anımsatıcısı adeta.

Gregg Popovich, ikinci maçta Chris Paul üzerindeki savunmacılarını çeşitlendirmişti ve üretimini ilk maça göre düşürmeyi başarmıştı. Üçüncü maçta da önce Danny Green ve Tony Parker'ı değiştirerek kullandı. Onlar kenarda dinlenirken de Kawhi Leonard'ı (aka: The Defensive Player of the Year) verdi üzerine Chis Paul'un. Bu, Spurs savunmacılarını diri tutmaya ve Chris Paul'un üretimini düşürmeye devam ediyor. Bir önceki maçta rakamlarını biraz aşağı çekmişlerdi, son maçta ise 3/11 isabetle 7 sayı, 4 asistte tutup 6 kez de top kaybına zorladılar Paul'u.

Doc Rivers, hücumda kaçırdıkça savunmadaki odaklarının da düştüğünden yakınıyordu maç sonrasında.

Savunmada gerçekten de tuhaf hataları oldu gece boyunca.


Spurs hücuma gelip topu Boris Diaw'a indirdi.

Şimdi bir dakika...

Diaw'ın arkasında Redick kaldı. Ama bu bir hızlı hücum değil ve Clippers'ın doğru eşleşmeleri bulmak için fazlasıyla zamanı vardı. Ancak bir takım iletişim ve/veya konsantrasyon hatalarından ötürü ters eşleşmeler var ve Spurs orayı hemen işliyor.

Diaw'ı Blake Griffin savunuyor olmalı. Redick ve Barnes ise Green ve Leonard'ı tutmalı. Ancak Blake Griffin zayıf tarafta Kawhi Leonard'ın üstünde.

Diaw da kısa oyuncuyu bulduğu için post-up ile işlemeye çalışacak orayı.


Şimdi sorunlar artmaya başlıyor...

Tim Duncan pota altına cut etti. DeAndre Jordan arkadaşlarının doğru rotasyon yapacağına güvenip Diaw'a ikili sıkıştırmaya geldi. (Ligin en iyi pasör uzunlarından birine karşı biraz daha düşünceli olabilir ama Redick'in ters eşleşmesini kurtarmak istiyor.)

Burada daha büyük bir sorun var: Blake Griffin.

Griffin dış adam tutmaya alışkın olmadığı için kimseyle eşleşmedi ve Leonard yayın gerisinde bomboş. Duncan eğer Barnes üzerinden atabilirse -ki kolay bir eşleşme sayılır onun için- sayı yapacak ya da diğer seçeneğe gidip bomboş durumdaki Leonard'a pas atacak.

Blake Griffin uyuya kaldı.


Mevsim değişti.

DeAndre Jordan adamına geri dönmeye çalışıyor. Redick yeniden Diaw'ı kovalayacak ama Blake Griffin uyumaya devam ediyor.

Şu an kimseyi savunduğu falan yok, zira tamamen topu izliyor.

Tim Duncan ise topu bomboş pozisyondaki Kawhi Leonard'a çıkaracak ve Spurs çok kolay bir üç sayı bulacak. Bu gibi konsantrasyon hataları yapıp Spurs'ü yenmeniz çok zor hakikaten. Üstelik adamım Boris Diaw'ın canı oynamak istiyorsa (Yine her yeri açtı bu maçta).

...

Kawhi Leonard da nasıl bir üçüncü çeyrek çıkardı ama. Spurs'ün periyottaki ilk 15 sayısının 13'ünü üretti. Maç genelinde de 18'de 13 gibi çılgın bir isabet oranıyla 32 sayı buldu. Hem normal sezonda, hem de playoff'ta Spurs'ün en skorer ismi Kawhi. Daha peak etmedi bile ve gerçekten muhteşem bir iki yönlü forvet olacak (şu anda değilse bile!)

Clippers oldukça kötü bir maç çıkarırken üçüncü periyotta adeta sahadan kayboldu. Bu çeyrekte buldukları 11 sayı, bu sezon onlar adına en düşük rakam.

Son çeyreğe yaklaşırken Clippers'ın hücum performansı

İlk iki maç itibariyle Clippers'ın en büyük silahlarından biri -sezon genelinde olduğu gibi- DeAndre Jordan'ın boyalı alandaki müthiş caydırıcılığıydı. Onun müthiş performansına şu yazıda değinmiştim. DJ, ilk iki maçta toplam 7 blok yapmıştı. Bozduğu atışlar ve rakibe hiç attırmadığı şutlar da cabası...

Popovich üçüncü maçta buraya küçük bir müdahale yaptı. 

Seri genelinde Tim Duncan'ı DeAndre Jordan tutuyor. Blake Griffin'i onun üzerinde pek istemiyorlar. Duncan artık enerjisini mümkün olduğunca ekonomik kullandığı için (happy 39th birthday bu arada. 39!) eskisi kadar hareketli değil ve çembere yakın oynamayı seviyor. Böyle olunca da DeAndre Jordan onunla birlikte çembere yakın kalabiliyor; penetrelere ve pota altına inen toplara yardım getirip çemberi koruyabiliyor. En iyi yaptığı iş.


Popovich ise minik bir müdahaleyle Tim Duncan'ın çalışma alanını bazı bölümlerde çemberden biraz uzaklaştırdı ki DeAndre Jordan da onunla birlikte uzaklaşsın ve boyalı alan Spurs için daha kullanılabilir bir hale gelsin.

Bu tür hücumlardan birini görüyoruz yukarıdaki görselde. 

Tim Duncan yüksek postta top almış. DJ onun üzerinde olduğu için boyalı alanla ilgilenemiyor.

Parker sol dipteki Belinelli'ye perdeleme yapıyor. Belinelli içeri cut edecek ve Tim Duncan'dan pası alıp bomboş bir atış bulacak. (Bu arada Chirs Paul'un da uyuduğunu belirtmeliyim. Not cool bro!)

Spurs hücumuna aşık olmamak elde değil. Geçen sene finalde yaptıklarını hatırlayın. İzlerken endorfin salgılıyorduk. Şaka gibi! Sonra günlerce sırıtıyorduk keyiften.

İşte o Spurs'ü izledik üçüncü maçta bayanlar ve baylar.

...

San Antonio'da tüm parçalar katkı veriyor. Aron Baynes'i belki biraz zorunluluktan rotasyon dışında bıraktılar ama şu an parkeye gelip de pasör olmayan bir oyuncuları olmadığı için muhteşem motion offense'lerini bizi keyiften delirte delirte oynuyorlar. Patty Mills de Corey Joseph'a hiç süre bırakmayacak gibi görünüyor. Ancak Matt Bonner'ın şutları sokması lazım. Onun kortta olmasının yegane sebebi dış şut tehdidi getirmesi. Ama yayın gerisinden demiri dövünce Popovich'e onu sahada tutması için sebep vermiyor.

Clippers'ta ise bu alanda işler epey iç karartıcı. Benchlerinin yeterince güçlü olmadığının farkındaydık. Ama Spurs serisinde bu durum iyice göze batmaya başladı. Epey güvenip mid-level'larını verdikleri Spencer Hawes'tan hiçbir şey alamıyorlar. Çok kötü bir kontrata dönüştü orası. Playoff'ta -hele ki Spurs'e karşı- ikinci beşte 4-5 ikiliniz Glen Davis ile Hidayet Türkoğlu ise çoook büyük bir sıkıntı içindesiniz demektir. Keza Austin Rivers da bir türlü Duke basketboluna yaklaşamıyor NBA'de (direkt olarak fiziki yapısı ve atletizmiyle ilgili).

Şu ana kadar Jamal Crawford dışında bench katkısı alabildikleri kimse yok.

Serinin ilk iki maçının ardından Clippers benchinin skor üretimi

İlk iki maç sonunda Jamal Crawford, Clips benchinden direnen yegane isim. Üçüncü maçı bu rakamlara eklememek daha doğru olacaktır çünkü maç koptuktan sonra iki coach da benchlerini oyuna aldı ve rakamlar Clippers yedeklerinin pek de hak etmediği şekilde artmış olacaktı bu kıyaslamada.

Üçüncü maçta Jamal Crawford da 11'de 1 gibi korkunç bir isabet oranında kalınca işler tamamen kabusa döndü Clippers için.

...

Doc Rivers'ın önünde zor bir süreç var. Seri elinden kayıp gidiyor ve çözüm üretmesinin elindeki malzemelerle çok mümkün olmadığı sorunlarla karşı karşıya.

Chris Paul'un diri kalmasını sağlamalı. Takımının savunma konsantrasyonunun hücum kötü gittiğinde de yüksek kalması için bir yol bulmalı. Crawford dışında benchten biraz destek almak adına gerekli totemleri yapmalı! Ve Spurs, DeAndre Jordan'ı çemberden uzaklaştırdığında buna bir çözüm bulmalı.

Spurs'ün önündeki resim ise bambaşka. Onlar sadece muhteşem oynamaya devam edip uykusuz gecelerimizi anlamlı kılmalı.


Görüşmek dileğiyle arkadaşlar...


Playoff'ta İlk Hafta Notları

23 Nisan'ın resmi tatil olması sayesinde bloga bir şeyler karalama fırsatım oldu. İlk haftayı geride bırakmak üzereyiz. Beklendiğimiz heyecanı şu ana kadar gördüğümüzü söylemek zor. Özellikle Toronto ve Dallas yeterli direnci gösteremeyince epey güvendiğimiz iki seri erken soğudu. Çoğunluk Toronto'nun normal sezondaki parlak hücumunun playoff'ta ortalamaya dönüş yaşayacağını düşünüyordu. Dallas ise Rondo ve Parsons'u kaybetti. Muhtemelen Houston'dan maç çalamayacaklar. Rajon Rondo'yu ise bir daha Mavs için oynarken izleyeceğimizi sanmıyorum. İpler kopmuş gibi.

İlk turda küçük bir final serisi izliyoruz. Clippers - Spurs eşleşmesi playoff hype'ını barındıran tek seri gibi duruyor şu ana kadar. İki harika maç izledik. İkinci maç öncesi tarih Spurs'ün yanındaydı. Tim Duncan döneminde ilk maçı kaybettikleri serilerin ikinci maçını mutlaka kazanıyorlar. Sabah da dokuzuncu kez ilk maçı kaybettikten sonra seriyi eşitlediler.

Clippers normal sezonun en verimli hücumunu oynuyordu 100 pozisyon başına 109.8 sayıyla. İlk maçta da 108 yaptılar. Bunun yanında savunmayı da sıkılaştırıp Spurs'ü raydan çıkarmayı başardılar. Clippers savunmasının lider DeAndre Jordan. Harika bir sezon geçiriyor. Arkada sürekli konuşan, doğru direktifleri veren ve boyalı alandan atılan neredeyse tüm şutları challenge eden bir defansif lider. Faulleri atamıyor. Bu muhtemelen değişmeyecek. Ama Jordan'ın yeri dolmayacak bir önemi var Clippers savunması için.

Seride Spurs oyuncularını düzenden çıkmaya en fazla zorlayan isim oluyor DJ. Bunun ötesinde arkada onun verdiği güven sayesinde Clippers kısaları paslara atlayabiliyor ve kendi pozisyonlarını riske edebiliyor. Ne de olsa kaleci yerinde.

İlk maçta onun el uzattığı atışlarda 3/10 ile oynadı San Antonio. Bunun dışında sırf onun verdiği tereddüt yüzünden kullanılmayan atışları da hesaba katın.


İlk maçta Kawhi Leonard, Tiago Splitter'ın girmeyen topu sonrası hücum ribauntunu alıyor ama atış kullanması çok zor çünkü DJ orayı girişe kapalı bölge ilan etmişti tüm sezon. Bunun bilincinde.

Kawhi Leonard doğru olanı yapıp başka bir yol deneyecek.





Leonard şut kullanmak için neredeyse faul çizgisine kadar geldi. Ve Jordan hala orada, atışı contest ediyor.

Spurs maç genelinde DJ'in el uzattığı toplarda 3/10 ile oynadı az önce de belirttiğim gibi. O üç isabeti de bu şekilde hak etmek zorundaydılar.



















Bu örnek ise ikinci maçtan.

Danny Green dip çizgiden JJ Redick'i geçerek çembere drive ediyor. Şu anda pozisyon geçti ama Green gelene kadar Duncan, Jordan'ı box etmekle uğraşıyordu Green temiz bir alan bulsun diye. Jordan istediği savunma pozisyonunu alıp sıçrayamıyor.

Fakat buna rağmen Danny Green'in topu fırlatmak zorunda olduğu yüksekliğe bakar mısınız? DJ'in ne kadar kafalarının içine girdiğini gösteriyor Green'in bu bloktan kaçırma çabası bize. (Şut kaçtı bu arada)

...

Gregg Popovich, Chris Paul üzerinde asıl savunmacı olarak Tony Parker'ı kullanıyor şu ana dek. Bunun en doğru strateji olup olmadığını tartışabiliriz. Kanatlarda oynayan JJJ Redick de, Matt Barnes da drive yeteneği olmayan, çoğunlukla kendilerine hazırlanan pozisyonlarda bitirici rolünde kullanılan sabit şutörler. Tony Parker bu ikiliden birini savunsa, Chris Paul'un üzerine de Danny Green ya da Kawhi Leonard'ı verseler daha etkin olabilirler. Tony Parker artık eski ayak çabukluğuna sahip değil ve Chris Paul epey hırpalıyor onu.

Gerçi buna da şöyle bir anti tez sunabiliriz. Tony Parker'ı JJ Redick gibi perdeleri harika kullanan bir kanat adamının peşinden koşturursanız bacakları bir noktada iflas edebilir. Barnes'a veriseniz de alçak posta inip bully edecektir muhtemelen Parker'ı.

Zaten rakibinizin iyi bir takım olmasının sonuçları da bu. Bazen zor bir karar vermek zorunda kalabiliyorsunuz karşı tarafta birçok tehdit olunca.

Gregg Popovich, ikinci maçta Chris Paul üzerindeki savunmasını biraz çeşitlendirdi. Tony Parker oyunda kaldığı müddetçe yine daha çok savunan isimdi Chris Paul'u ama zaman zaman Danny Green ve Kawhi Leonard'ı değiştirerek Paul üzerinde kullandı. Bu şekilde hem savunmacılar dinlenme fırsatı buldu, hem de Chris Paul sürekli farklı savunmacılara karşı adapte olmak zorunda kaldı.

Coach Pops ilk maçta iki yedek guardı Corey Joseph ve Patty Mills'in sürelerini aşağı yukarı eşit tutmuştu. İkinci maçta ise Tony Parker'ın faul problemine girdiği bir sekansta Joseph'e verdiği 59 saniye dışında oradaki tüm süreyi Mills ile değerlendirdi.

Mills hem daha iyi bir savunmacı hem daha iyi bir şutör. Ki maç sonunu da harika oynayarak galibiyete katkıda bulundu.

Gregg Popovich, Chris Paul üzerinde ikinci maçta değiştirdiği (tweak ettiği diyelim) startejisiyle Clippers'ın süper yıldızını bir nebze olsun kontrol edip takımının galibiyet şansını artırmayı başardı (CP3 Game 1: 32-7-6 13/20 FG ... Game 2: 21-8-7 8/15 FG)

Tony Parker'ın vücudu dağılmaya başladı. Ayak bileğinde, kasığında ve aşil tendonunda sakatlıklar var. Seriyi ve playoff'ları nasıl götürecek bilmiyorum ama Spurs'ün turu geçmesi için sağlıklı olması çok önemli.



Memphis - Portland


Portland, takas deadline'ına gelinirken yaptığı Arron Afflalo takasıyla bir anda Batı'da playoff için en önemli takımlardan biri haline gelmişti ama işler hiç de istedikleri gibi gitmiyor.

Trail Blazers'ın en çok ekmek yediği şey pas açılarının doğru kurgulandığı hücumlar. Bu işte de oldukça iyiler. Blazers bir şut takımı. Lillard dışında penetre eden oyuncuları yok. Şutörleri sayesinde (herkes sağlamken) sahayı çok iyi açan, yarattıkları boşluklar üzerinden de Lillard'ın çembere ataklarını ve LaMarcus Aldridge'in orta mesafe oyununu kullanan bir takım Portland.

Sertliği sevmezler. Güreşle araları iyi değildir. Ama bunlar Memphis'in en çok sevdiği, yaparken enerji ve keyif aldığı şeyler. Grizzlies kendini bu öğelerle tanımlayan bir takım.

Bu kadar zıt iki yapının çarpışmasında kırılan taraf eksik Portland oluyor haliyle. Z-Bo veya Gasol sürekli L.A. ile vücut teması kurarak onu comfort zonundan çıkarmaya çalışıyor. Aldridge şu ana kadar çok iyi rakamlar yakalamış olabilir ama iki maç itibariyle 54'te 20 ile oynuyor.

Şutlar girmediğinde hücum adeta kayaya çarpıyor Portland'da. Çünkü Grizzlies savunması dilediği gibi gömülebiliyor. Bu sayede hem Lillard'ın penetrelerini etkisini azaltıyorlar, hem de Aldridge'e çalışacak alan bırakmıyorlar. Portland da şu ana kadarki şut isabetiyle Memphis savunmasına gömülmeyi bırakmaları için bir sebep sunmuyor. Blazers yayın gerisinden yüzde 30 ile hücum ediyor iki maç sonunda.

Grizzlies'in sertliği Lillard'ın etkisini de azaltmış durumda. Normal sezonda penetrelerini yüzde 51 isabet oranıyla bitiriyordu. Seride yüzde 42'ye kadar indirdiler. Ayrıca onu tuttukları genel saha içi isabeti de coach Joerger'i oldukça mutlu edecek cinsten. %27 saha içi isabeti, %9 (1/11) üç sayı isabeti ve sadece 2 asist ortalamaları yakalamış durumda şu ana dek Damian Lillard.




Mike Conley oldukça iyi savunuyor Lillard'ı. Ayak çabukluğuna da karşılık verebildiği için karşısında pek çok oyuncuya göre daha fazla kalabiliyor. Yukarıda da değindiğim gibi içeriye de iyi gömüldüklerinde Lillard'ın canını epey sıkabiliyorlar.

Conley ikili oyunlarda Lillard'ı savunurken genelde perdelemenin üzerinden geçmeye çalışıyor. Çünkü alttan dolaşmak şut imkanı vermek demek. Ancak pozisyonunu kaybettiğinde Memphis uzunu mutlaka show up'a çıkıp bir vücut teması sağlayıp öyle iniyor aşağı. O temastan sonra Lillard toparlanana kadar savunmacısı pozisyonunu geri alabiliyor. Lillard'ın üzerinde Courtney Lee kalırsa biraz daha sert yapıyorlar o teması. Ancak yukarıda da gördüğünüz gibi Randolph, Lillard'ın karşısına çıkıp teması sağlamaya hazır.

İkili oyun eğer LaMarcus Aldridge üzerinden oynanıyorsa (ki asıl tercihleri o), Grizzlies uzunu daha serbest davranabiliyor. Çünkü Aldridge devrilmeyi seven bir uzun değil. Açılıp orta mesafe şutu arıyor. Ancak gömülen Grizzlies savunması ortada kalabalık olduğundan Aldridge'in pas alması halinde ona yetişmeleri kolaylaşıyor.

L.A.'in en sevdiği numaralardan biri de post-up'a başlayıp ters omuzdan dönmesi. Z-Bo orada güreşi çok sevdiği için şu ana kadar bayağı rahatsız etmiş durumda Aldridge'i.

İşler Portland için iyi görünmüyor.