Bugün hiç
detaya girmeyeceğim. Ancak isteyenler Carmelo’nun Knicks’te oluşturduğu
olumsuzluklara ilişkin, geçtiğimiz sezon sonunda yazdığım bir yazıyı “buradan” okuyabilir.
Neyse…
Knicks, bu
sezona heyecanlı giriyor. Kadrolarında ciddi değişim olmasa da geçtiğimiz sezon
yeniden alevlenir gibi görünen Heat rekabeti, üstüne New York’un yeni takımının
ağabeyine kafa tutması (Tommy Gunn alert, Rocky 5) ister istemez Knicks’i de
ateşlemiş durumda.
Geçen yılki
zayıflıklarını gidermek için bazı hamleler yaptılar. İki veteran uzun; Marcus
Camby ve Kurt Thomas takıma dahil oldu. Rasheed Wallace da her an basketbola
dönebilir. Unutmadan; Ronnie Brewer ile de imzaladılar. Güzel hamle.
Asıl önemli
pozisyona gelelim; oyun kurucu… Jason Kidd, kariyerinin sonunda Knicks forması
giyecek. Ama bunu Mark Cuban’a hatırlatmayın. Yavaştan unutur gibi, yeniden
ateş saçabilir sağa sola. Raymond Felton takıma yeniden katıldı ve Caja Laboral’den
Pablo Prigioni ile anlaştılar. Tüm bu hamlelerin amacı, geçen sezon oyun
sisteminin altını üstüne getiren Carmelo Anthony’i toptan biraz uzaklaştırmak.
Kidd artık çok
fazla süre alacak düzeyde değil. Felton “baskın” bir oyuncu olmaktan uzak. 35
yaşındaki çaylak Pablo Prigioni’ye ise hiç değinmeyeyim. Kısacası; Knicks’in
oyun kurucu mevkiinde yaşadığı sıkıntılar devam edecek.
Ama, hey!
Bekleyin biraz…
Carmelo’nun bu
konu hakkında söyleyecekleri var:
“Tüm yükü
omuzlayıp, sahada her şeyi yapmaya çalışmak istemiyorum. 27 sayı yerine 23
atmışım, çok önemli değil. Bu, yapmam gereken bir fedakârlık.”
Ka-Fa 1500!
Yeni sezon
için Knicks’ten umutlu muydunuz? Bir daha düşünün derim.